Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği Genel Başkanı Av. Necmettin Hüseyin Batı Trakya’da sancılı başlayan 2019 – 2020 Eğitim Öğretim yılı ve yaşanan sıkıntılar ile ilgili yazılı bir basın açıklaması yaptı. 

Hüseyin “Geçtiğimiz hafta başlayan 2019 – 2020 Eğitim Öğretim yılının hem anavatanda, hem de vatanımız Batı Trakya’daki tüm öğrenci, öğretmen ve velilerimize hayırlı olmasını temenni etmiş, sorunsuz bir yeni eğitim – öğretim yılı dileklerimizi iletmiştik. Maalesef temenni ve dileklerimizin karşılığında sorunlarla mücadele ile yeni bir yıla yine başladık.” dedi.

Devamında “Batı Trakya Türk Azınlığı olarak 7 Temmuz 2019 tarihinde gerçekleşen seçimler sonrası iktidara gelen Miçotakis hükümetinden, Batı Trakya’da yıllardır uygulanan baskıcı ve hak gaspları politikaları üzerine sünger çekilir ve en azından eşit vatandaş statüsünde muamele görürüz beklentileri hakimken, maalesef ki bu beklentilerin sadece bir rüya olabileceğinin gerçeği ile geçen hafta başında yüz yüze kaldık.

Çünkü geçtiğimiz hafta başlayan yeni eğitim – öğretim döneminde İskeçe Azınlık Ortaokul ve Lisesinde yıllardır talebimiz olan kapasite artırımı ve tadilat ile azınlık okullarındaki kaliteyi arttırma arzumuzun tam aksi bir karar ile kapasite eksikliğinden, ikili eğitime geçileceği kaosu ile karşı karşıya kaldık.

Uygulanan planlı hak gaspı politikaların yansıması olan bu ve benzeri kararlardaki ana amaç, azınlık okullarının eğitim kalitesini düşürerek, öğrencilerimizi buralardan uzaklaştırmak ve öğrenci yetersizliği bahanesine sığınarak azınlık okullarımızı kapatmaktır.
Buradan sayın Miçotakis hükümetine çok açık bir şekilde belirtmek isterim ki, sizden önce son on yıldır koalisyon hükümetinde kendisine teslim edilen Batı Trakya’da uyguladığı politikaların yansıması olarak Kamenos nasıl siyasi hayattan silinmiş ise, sizlerde bu yanlışa devam edecek olursanız eğer, sizde Batı Trakya Türk Azınlığının kararlı duruşu ve haklı mücadelesi sonunda siyasi olarak yok olmaya mahkumsunuz.

Bu sebeple yol yakınken gelin bu dolaylı asimilasyon politikalarınızdan vazgeçin, Batı Trakya Türk Azınlığına eşit vatandaşlık ve Lozan’dan doğan azınlık haklarını acilen geri iade edin, Batı Trakya Türk Azınlık çocuklarının eğitimini ve geleceğini çalmayın, Batı Trakya’daki STK’ların haykırışlarına kulak verin.

Yoksa yukarıda da belirttiğim gibi siyasi olarak yapacağınız en büyük hata ile karşı karşıya kalırsınız.

Eğitim ile ilgili bu yapısal sorunlarımızın yanında, yine Gümülcine’deki Hayriye Medresesi’nin bu eğitim – öğretim yılının açılış törenlerinde Batı Trakya Türk Azınlığı olarak tanımadığımız ve hiçbir şekilde kabul etmediğimiz, Yunanistan tarafından Lozan Antlaşmasına aykırı olarak atanmış olan Gümülcine Müftü Naibi Cihat Halil’in açılış törenine katılmak istemesine haklı tepki gösteren ve okul bahçesine sokmayan Batı Trakya Türk Azınlık mensubu öğrencilerimizi polise şikayet eden ve Batı Trakya Türk Azınlığına sırtını çeviren yetkili makamlardan medet umarak yardım istemesi sonrası okul bahçesine girmesini de şiddetle kınıyoruz, ki Batı Trakya Türk Azınlığı gençleri de bu hareketinden sonra kendisine en iyi cevabı törene katılmayarak vermişlerdir.

Batı Trakya Türk Azınlığının tanıdığı makamları o makamlarda da oturan müftüleri de bellidir, onlarda seçilmiş İskeçe ve Gümülcine Müftülerimizdir.

Gümülcine'deki Hayriye Medresesinde geçen hafta bunlar yaşanırken, dün itibari ile de hem Lozan'a, hem ikili antlaşmalara, hem de Yunan Anayasasına aykırı olarak tepeden Gümülcine'deki Hayriye Medresesine ve İskeçe Medresesine yeni okul müdürü ataması ile karşı karşıyayız. Bu yanlışlar bizi daha da büyük çıkmaza sürüklüyor sayın yetkililer, gelin Batı Trakya Türk Azınlığı üzerindeki bu linç kampanyanızdan vazgeçin. 

Ben son olarak daha öncede defaten beyan ettiğimi gibi, 7 Temmuz günü görev başına gelen Miçotakis Hükümetinden acil olarak Batı Trakya Türk Azınlığının bugüne kadar gasp edilen tüm haklarını iade etmelerini, eşit vatandaş statüsünde kabul görecek uygulamaları hayata geçirmelerini ve insan hakları ihlallerine acilen son vermelerini beklediğimi beyan ederim. Ayrıca sayın Miçotakis'e şunu da belirtmek isterim ki, bunları yapacak olursanız emin olun ki demokrasinin beşiği olduğunu iddia ettiğiniz ülkemizde demokrasi kahramanı olur ve dünya tarafından ayakta alkışlanırsınız.

Bakın dünden gelen bir ifademiz kayıtlarla sabittir. Yakın zamanda, 27 Eylül 2018 günü yaptığımız açıklamada eğitim konusunda başlayan mücadele için “bu daha başlangıç” demiştik. Bu yılda yaşadığımız kaos karşısında özellikle belirtmek isterim ki, geleceğe umutla bakmak isteyenlerin mücadelesi her alanda genişleyerek,  “ devamı artarak gelecek” diyor ve  bundan hiç kimsenin şüphesi de olmasın.  

Son olarak Açık Çağrımızdır... Miçotakis hükümetine sesleniyoruz, geleceğimizi karartmayı hedefleyen bu ve benzeri uygulamalara derhal son verin, Batı Trakya Türklerinin haklı taleplerini yerine getirin. 

Bu ve benzeri  olaylarda bir kez daha mücadele ruhunu açıkça gördüğüm Batı Trakya’da yaşayan tüm hemşehrilerime de her daim yanlarında olduğumuzu beyan ederim” dedi.