1- ÜLKEMİZDE ÇALIŞMAK İSTEYEN YABANCILAR HANGİ İZİNLERİ ALMALIDIR?
Türkiye’de çalışacak bir yabancının;
- Çalışma izni (Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı),
- Çalışma vizesi (Türkiye’nin dış temsilcilikleri),
- Çalışma amaçlı ikamet tezkeresi (ilgili emniyet makamları),
alma işlemlerini tamamlamış olması gerekmektedir.
2- ÇALIŞMA İZİNLERİ HANGİ MEVZUATLA DÜZENLENMİŞTİR?
- 4817 sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun,
- Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanunun Uygulama Yönetmeliği’nde (YÇİKUY),
- 4875 sayılı Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu,
- Doğrudan Yabancı Yatırımlarda Yabancı Uyruklu Personel İstihdamı Hakkında Yönetmelikle (DYYY).
3- ÇALIŞMA İZİNLERİ KANUNU YABANCIYI NE ŞEKİLDE TANIMLAMIŞTIR?
403 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununa göre Türk vatandaşı sayılmayan kişi şeklinde tanımlamıştır.
4- KANUN BAĞIMLI ÇALIŞAN YABANCIYI NE ŞEKİLDE TANIMLAMIŞTIR?
Gerçek veya tüzel kişiliği haiz bir veya birden fazla işveren emrinde ücret, aylık, komisyon ve benzeri karşılığı çalışan yabancı şeklinde tanımlamıştır.
5- KANUN BAĞIMSIZ ÇALIŞAN YABANCIYI NE ŞEKİLDE TANIMLAMIŞTIR?
Başka şahısları istihdam etsin veya etmesin kendi ad ve hesabına çalışan yabancı şeklinde tanımlamıştır.
6- KANUNA GÖRE ÇALIŞMA İZNİ NEDİR?
Türkiye'nin taraf olduğu ikili ya da çok taraflı sözleşmelerde aksi öngörülmedikçe, yabancıların Türkiye'de bağımlı veya bağımsız çalışmaya başlamadan önce almaları gereken izindir.
Kural çalışma izinlerinin “çalışmaya başlamadan önce” alınması olmakla birlikte, ülke menfaatlerinin gerekli kıldığı hallerde veya mücbir nedenlere bağlı olarak, çalışmaya başlamadan önce ilgili makama bilgi vermek koşuluyla, çalışma süresi bir ayı geçmemek ve Bakanlık onayı alınmak suretiyle çalışma izni işe başladıktan sonra da verilebilir.
7- YABANCILARIN ÇALIŞMA İZİNLERİ HAKKINDA KANUN KİMLERİ KAPSAR ?
Kanun; Türkiye’de bağımlı ve bağımsız çalışan yabancıları, bir işveren yanında meslek eğitimi gören yabancıları ve yabancı çalıştıran gerçek ve tüzel kişileri kapsamaktadır.
Kapsam maddesi Kanunun 2. maddesinde düzenlenmiştir.
KAPSAM
Madde 2 - Bu Kanun;
403 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununun 29 uncu maddesinin ikinci cümlesi ile 5680 sayılı Basın Kanununun 13 üncü maddesi ve 231 sayılı Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin kapsamına giren,
Bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşlarınca kanunla verilen yetkiye dayanarak çalışma izni verilen veya istihdam edilen ve
Karşılıklılık ilkesi, uluslararası hukuk ve Avrupa Birliği hukuku esasları dikkate alınarak çalışma izninden muaf tutulan yabancılar dışında,
Türkiye'de bağımlı ve bağımsız olarak çalışan yabancıları, bir işveren yanında meslek eğitimi gören yabancıları ve yabancı çalıştıran gerçek ve tüzel kişileri kapsar.
403 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu
1. YABANCI MUAMELESİ VE SAKLI TUTULAN HAKLAR: Madde 29 - (Değişik madde: 29/06/2004 - 5203/1 md.) *1*
Bu Kanun gereğince Türk vatandaşlığını kaybeden kişiler, kayıp tarihinden başlayarak yabancı muamelesine tabi tutulur. Ancak doğumla Türk vatandaşı olup da, İçişleri Bakanlığından vatandaşlıktan çıkma izni alanlar ve bunların vatandaşlıktan çıkma belgesinde kayıtlı reşit olmayan çocukları; Türkiye Cumhuriyetinin milli güvenliğine ve kamu düzenine ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla, askerlik hizmetini yapma yükümlülüğü ve seçme-seçilme, kamu görevlerine girme ve muafen araç veya ev eşyası ithal etme hakları dışında, sosyal güvenliğe ilişkin kazanılmış hakları saklı kalmak ve bu hakların kullanımında ilgili kanunlardaki hükümlere tabi olmak şartıyla Türk vatandaşlarına tanınan haklardan aynen yararlanmaya devam ederler. Kanunun 33 ve 35 inci madde hükümleri saklıdır.
8- HANGİ YABANCILAR KANUNUN KAPSAMI DIŞINDADIR ?
- Doğumla Türk vatandaşlığını kazanmış olup Bakanlar Kurulu Kararı ile çıkma izni almak suretiyle vatandaşlıktan çıkanlar,
- Basın Kanununa göre çalıştırılacak muhabirler ve yabancı basın yayın organları mensupları,
- Bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşlarınca kanunla verilen yetkiye dayanarak çalışma izni verilen veya istihdam edilenler,
- Yönetmelikle karşılıklılık ilkesi, uluslararası hukuk ve Avrupa Birliği hukuku esasları dikkate alınmak suretiyle çalışma izninden muaf tutulan yabancılar.
Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun 29. maddesi, Türk vatandaşlığını kaybetmenin sonuçlarını düzenlemektedir. Türk vatandaşlığını kaybın genel sonucu, bu kişilerin kayıp tarihinden başlayarak yabancı statüsüne tabi tutulmalarıdır. Ancak, TVK'nun 29. maddesinin 2. cümlesi, yetkili merciden izin almak suretiyle Türk vatandaşlığından çıkanların bir takım statü ve haklarını saklı tutmaktadır. YÇİHK'nın 2. maddesinin 1. fıkrası ise, TVK 29. madde, 2. cümle kapsamındaki yabancıları uygulama kapsamı dışında tutmuştur.
Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun diğer bakanlık ve kamu kuruluşlarınca verilen çalışma izinlerini veya yapılan yabancı istihdamını kanunun uygulama kapsamı dışında tutmuştur (YÇİHK, m. 2). Böylece, ilgili kamu kurum ve kuruluşları kanunla verilen yetkiye dayalı olarak çalışma izni verebilecek ve yabancı istihdam edebilecektir. Bu çerçevede,
Başbakanlık,
Milli Savunma Bakanlığı,
Sağlık Bakanlığı,
Dış Ticaret Müsteşarlığı,
Yüksek Öğretim Kurulu,
mevcut yetkileri çerçevesinde çalışma izni vermeye devam etmektedirler.
Ayrıca, Bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşları sözleşme ile iş yaptıkları yabancıları Bakanlığımızdan alacakları "istisnaî çalışma izinleri" ile istihdam edebileceklerdir. Kanunla yetki verilen bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşlarınca sözleşme veya ihale usûlleriyle mal ve hizmet alımı, bir işin yaptırılması veya bir tesisin işletilmesi işlerinde çalıştırılacak kilit personel niteliğindeki yabancılara istisnaî çalışma izni verilebilecektir (YÇİHK, m. 8(h)).
Ancak, yabancılara çalışma izni verme yetkisi bulunan bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşları, çalışma iznini verdikleri, çalışma izin süresini uzattıkları ve çalışma iznini iptal ettikleri tarihten, yabancı istihdam eden bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşları ise çalıştırmaya başladıkları tarihten itibaren en geç otuz gün içinde yabancı ile ilgili tüm bilgileri Çalışma Bakanlığına bildirmek zorundadırlar (YÇİHK, m. 19).
9- YÖNETMELİKTE HANGİ YABANCILAR ÇALIŞMA İZNİNDEN MUAF TUTULMUŞTUR?
Çalışma izninden muaf olanlar yönetmeliğin 55. maddesinde sayılmıştır.
Çalışma izninden muaf tutulan yabancılara, istekleri halinde Bakanlıkça çalışma izni muafiyet teyit belgesi verilir.
Uygulama Yönetmeliğinin 55. maddesi ile açıklık getirilmiştir.
a) Türkiye’nin taraf olduğu ikili ya da çok taraflı sözleşmelerle çalışma izninden muaf tutulanların,
b) Daimi ikametgahları yurt dışında olup bilimsel, kültürel ve sanatsal faaliyetler amacıyla bir aydan az süre için geçici olarak Türkiye’ye gelen yabancıların,
c) Türkiye’ye ithal edilen makine ve teçhizatın montajı, bakım ve onarımı, kullanımına ilişkin eğitiminin verilmesi veya teçhizatı teslim almak veya Türkiye’de arızalanan araçların tamiri amacıyla; Türkiye’ye giriş tarihinden itibaren üç ayı geçmemek ve bu durumu ibraz edeceği belgeler ile kanıtlamak koşuluyla gelenlerin,
d) Türkiye’den ihraç edilen ya da Türkiye’ye ithal edilen mal ve hizmetlerin kullanılmasına ilişkin eğitim amacıyla Türkiye’ye giriş tarihinden itibaren üç ayı geçmemek ve bu durumu ibraz edeceği belgeler ile kanıtlamak koşuluyla Türkiye’de bulunanların,
e) Türkiye’de fuar ve sirklerde gösteri ve benzeri görevli olarak Türkiye’ye giriş tarihinden itibaren altı ayı geçmemek ve bu durumu ibraz edeceği belgeler ile kanıtlamak koşuluyla bulunanların,
f) Eğitim süresiyle sınırlı olmak üzere durumunu ibraz edeceği belgeler ile kanıtlayarak üniversiteler ile kamu kurum ve kuruluşlarına bilgi ve görgülerini artırmak üzere gelen yabancıların,
g) Sosyo-kültürel ve teknolojik alanlar ile eğitim konularında üç ayı aşmayan bir sürede Türkiye’ye önemli hizmet ve katkı sağlayabilecekleri ilgili mercilerce bildirilenlerin,
h) Karşılıklılık esasına göre, öğrenci değişim programları çerçevesinde staj süreleri ile sınırlı kalmak kaydıyla özel veya kamu kurum ve kuruluşlarında staj yapacak yabancı öğrencilerin,
ı) DANIŞTAY (İPTAL),
j) Bir yıl içerisinde görev süresi altı ayı geçmemek kaydıyla Türkiye’ye gelen tur operatörü temsilcisi yabancıların,
k) Türkiye Futbol Federasyonunca veya Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünce talepleri uygun bulunan yabancı futbolcular ile diğer sporcu ve antrenörlerin sözleşmeleri süresince,
çalışma izni almalarına gerek bulunmamaktadır.
Ancak mesleki hizmetler kapsamında olup, muafiyet hükümlerine tabi yabancı mimar, mühendis ve şehir plancılarının, hizmet sürelerinin bir ayı aşması, (ı) bendi kapsamındakilerin ise bir yılı aşması durumunda akademik ve mesleki yeterliliğini tamamlayarak Bakanlıktan çalışma izni alması, ilgili meslek kuruluşuna geçici üye olması ve ulusal kurum ve kuruluşların uygulamalarına uyması zorunludur.
Muafiyet süreleri uzatılamaz. Ayrıca, (b), (c), (d), (e), (g) ve (j) bentleri kapsamındaki yabancılar, muafiyet başlangıç tarihinden itibaren oniki ay içinde muafiyet hükümlerinden sadece bir kez yararlanır.
Bu maddede sayılan yabancılar, geliş amaçlarını, ne kadar süre ile ve nerede kalacaklarına ilişkin bilgileri, bulundukları yerin emniyet makamlarına bildirirler. Bu bildirimlerde şahsi başvuru zorunluluğu yoktur. Dolayısıyla yabancının bağlı olduğu veya iş yaptığı kurum veya işverenleri de bu bildirimleri yapabilecektir. Emniyet makamları, ibraz edilen belgelerin yeterli olmadığı kanaatine varması halinde gerek yabancının kendisinden gerekse yabancının ilişkilendirildiği müessese veya firmalardan ek bilgi ve belge talebinde bulunacaktır. Talebin tutarlı olmadığının veya işin süresinin muafiyet süresi olarak öngörülen süreleri aşacağının anlaşılması durumunda yabancının muafiyet kapsamındaki faaliyetlerine ilgili valilikçe izin verilmeyecektir (155 Sayılı Genelge/J). Yine muafiyet kapsamında yer alan söz konusu yabancılara vize veya vize muafiyet süreleri yeterli ise muafiyet olarak öngörülen süreler içinde ikamet tezkeresi verilmez. Vize süreleri yeterli olmayanlara ise muafiyet süreleri aşılmamak kaydıyla ikamet tezkereleri resen tanzim edilir (155 Sayılı Genelge/J).
10- KANUNUN ÖNGÖRDÜĞÜ ÇALIŞMA İZNİ TÜRLERİ NELERDİR?
- Süreli Çalışma İzni (4817 / md. 5)
- Süresiz Çalışma İzni (4817/ md. 6)
- Bağımsız Çalışma İzni (4817/ md. 7)
- İstisnai Çalışma İzni (4817( md. 8)
11- SÜRESİZ ÇALIŞMA İZNİ ALMANIN ÖZEL ŞARTLARI NELERDİR?
1. Türkiye'nin taraf olduğu ikili ya da çok taraflı sözleşmelerde aksi öngörülmemesi,
2. Türkiye'de en az 8 yıl kanuni ve kesintisiz ikamet etmek veya,
3. Toplam 6 yıllık kanuni çalışması olmak.
Türkiye'nin taraf olduğu ikili ya da çok taraflı sözleşmelerde aksi öngörülmedikçe süreli çalışma izni iş piyasasındaki durum, çalışma hayatındaki gelişmeler, istihdama ilişkin sektörel ve ekonomik konjonktür değişiklikleri dikkate alınarak, yabancının ikamet izninin süresi ile hizmet akdinin veya işin süresine göre, belirli bir işyeri veya işletmede ve belirli bir meslekte çalışmak üzere en çok bir yıl geçerli olmak üzere verilir.
12- SÜRESİZ ÇALIŞMA İZNİNİN SAĞLADIĞI ÜSTÜNLÜKLER NELERDİR?
1. İznin verilmesinde iş piyasasındaki durum ve çalışma hayatındaki gelişmeler dikkate alınmaz,
2. İzin belirli bir işletme, meslek, mülki veya coğrafi alanla sınırlandırılmaz.
13- BAĞIMSIZ ÇALIŞMA İZNİ NE ŞEKİLDE DÜZENLENMİŞTİR?
Bağımsız çalışacak yabancılara, Türkiye'de en az 5 yıl kanuni ve kesintisiz olarak ikamet etmiş olmaları koşuluyla Bakanlıkça bağımsız çalışma izni verilebilir.
14- İSTİSNAİ ÇALIŞMA İZNİ NE ŞEKİLDE DÜZENLENMİŞTİR?
İstisnai haller kanunun 8. maddesinde satılmış olup, sayılan yabancılara Türkiye'nin taraf olduğu ikili ya da çok taraflı sözleşmelerde aksi öngörülmedikçe, bu Kanunda öngörülen sürelere tabi olmaksızın çalışma izni verilebilmesini düzenlemektedir.
15- HANGİ YABANCILAR İSTİSNAİ ÇALIŞMA İZNİ KAPSAMINDADIR?
a) Bir Türk vatandaşı ile evli olan ve eşiyle Türkiye'de evlilik birliği içinde yaşayan veya evlilik birliği en az üç yıl sürdükten sonra sona ermiş olmakla birlikte Türkiye'de yerleşmiş olan yabancılar ile bunların Türk vatandaşı eşinden olan çocukları,
b) 2510 sayılı İskan Kanununa göre muhacir, mülteci veya göçebe olarak kabul edilen yabancılar,
c) Yabancı devletlerin Türkiye'deki büyükelçilikleri ile konsolosluklarında ve uluslararası kuruluşların temsilciliklerinde görevli diplomat, idari ve teknik personelin hizmetinde çalışanlar ile karşılıklılık ilkesi çerçevesinde olmak ve görev süresiyle sınırlı kalmak üzere Türkiye'de bulunan büyükelçilikler, konsolosluklar ve uluslararası kuruluşların temsilciliklerinde görevlendirilen diplomatların ve idari ve teknik personelin eş ve çocukları,
d) Kanunla yetki verilen bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşlarınca sözleşme veya ihale usulleriyle mal ve hizmet alımı, bir işin yaptırılması veya bir tesisin işletilmesi işlerinde çalıştırılacak kilit personel niteliğindeki yabancılar.
16- ÇALIŞMA İZNİ, ÇALIŞMA VİZESİ VE İKAMET İZNİNİN BAĞLANTISI NASILDIR?
Yurt dışından yapılan başvuruya istinaden çalışma izni verilmiş ise, bu izin ancak gerekli çalışma vizesi ile ikamet izninin alınması halinde geçerlidir. Doğrudan Bakanlığa başvuru yapabilmek için ise, Türkiye'de geçerli ikamet iznine sahip olmak gerekir.
İZİNLERİN VERİLMESİ VEYA UZATILMASI
Türkiye dışında ikamet eden yabancılar, çalışma izni başvurularını bulundukları ülkelerdeki Türkiye Cumhuriyeti temsilciliklerine yaparlar. Temsilcilikler bu başvuruları doğrudan Bakanlığa iletirler. Bakanlık ilgili mercilerin görüşlerini alarak 5 inci maddeye göre başvuruları değerlendirir; durumu uygun görülen yabancılara çalışma izni verir. Bu izin ancak gerekli çalışma vizesi ile ikamet izninin alınması halinde geçerlidir. Çalışma izin belgesini alan yabancıların, bu belgeyi aldıkları tarihten itibaren en geç doksan gün içinde ülkeye giriş vizesi talebinde bulunmaları, ülkeye giriş yaptıkları tarihten itibaren en geç otuz gün içinde İçişleri Bakanlığına ikamet tezkeresi almak için başvurmaları zorunludur.
Türkiye'de geçerli ikamet izni olan yabancılar veya bunların işverenleri başvurularını doğrudan Bakanlığa yapabilirler.
Çalışma izinleri, ikamet sahibi yabancılar veya bunların işverenlerinin Bakanlığa yazılı talebi üzerine, bu Kanun ve bu Kanuna göre çıkarılan yönetmelik hükümlerine göre verilir ve uzatılır.
Başvurular Bakanlık tarafından en geç doksan gün içinde cevaplandırılır.
17- ÇALIŞMA İZNİ HANGİ HALLERDE İPTAL EDİLİR?
Belirli bir süre, sektör, meslek, işkolu veya mülki ve coğrafi alan sınırlandırmalarına uyulmaması,
1. Diğer kanunlarda yabancıların çalışamayacağı iş ve meslekler olarak belirtilen hükümlere uyulmaması,
2. İzin isteminin reddini gerektiren hallerden birinin varlığının veya yabancının ya da işvereninin, çalışma izni talep dilekçesinde eksik veya yanlış bilgi verdiğinin sonradan tespit edilmesi hallerinde iptal edilir.
18- ÇALIŞMA İZNİ HANGİ HALLERDE GEÇERLİLİĞİNİ KAYBEDER?
1. Geçerlilik süresinin sona ermesi,
2. İkamet tezkeresinin geçersiz hale gelmesi ya da geçerlilik süresinin uzatılmaması,
3. Pasaportunun geçerlilik süresinin uzatılmaması(istisnası var),
4. Yabancının mücbir sebepler dışında aralıksız olarak altı aydan fazla yurt dışında kalması.
19- BAĞIMSIZ ÇALIŞAN YABANCI UYRUKLULARIN BİLDİRİM YÜKÜMLÜLÜĞÜ VAR MIDIR?
Bağımsız çalışan yabancılar, çalışmaya başladıkları tarihten ve çalışmanın bitiminden itibaren en geç 15 gün içerisinde durumu Bakanlığa bildirmekle yükümlüdürler.
20- BAĞIMLI ÇALIŞAN YABANCIYI BİLDİRİM YÜKÜMLÜLÜĞÜ VAR MIDIR?
Yabancı çalıştıran işverenler;
- Yabancının çalışmaya başladığı tarihten,
- Çalışma izninin verildiği tarihten itibaren 30 gün içerisinde çalışmaya başlamaması halinde bu sürenin bitiminden itibaren ve,
- Hizmet akdinin sona erdiği tarihten itibaren, en geç 15 gün içerisinde durumu Bakanlığa bildirmekle yükümlüdürler.
1- ÇALIŞMA VİZESİ HK. KISA BİLGİ
Vize pasaportlara işlenen ve ülkeye girişe izin verildiğini gösteren bir kayıttır. Türkiye ile vize muafiyet anlaşması yapmamış ülke vatandaşlarının Türkiye'ye girebilmeleri için, ilke olarak, vize almaları gerekmektedir. Türkiye'ye girmesi yasak olan yabancıların ellerinde geçerli vizesi dahi olsa ülkeye kabul edilmezler. Uygulamada, vize etiketlerinin "amaç" bölümünde; çalışma, öğrenim, tedavi gibi ifadeler kullanılmaktadır.
Çalışma vizesi alma mecburiyetinin, vize anlaşmaları dışında, iç hukuktaki dayanağı olarak, Pasaport Kanunun 4. maddesinin son fıkrasına işaret edilmiştir. Bu fıkraya göre, "umumiyetle mültecilerin ve iskân hakkındaki mevzuat dışında olarak yurt tutmak maksadıyla gelen yabancıların, pasaportları olsun, olmasın, Türkiye'ye kabulleri İçişleri Bakanlığının kararına bağlıdır." Bu fıkradaki yurt tutmak deyiminin devamlı yerleşmeyi ve çalışmayı da içerdiği ifade edilebilir.
Uygulamada, vize etiketlerinin "amaç" bölümünde çalışma, öğrenim, tedavi gibi ifadeler kullanılmaktadır. Bu tür vizeler özel meşruhatlı vizeler olarak kabul edilmekte olup istizana tâbidirler. Bir vizenin 'istizana tâbi' olması, yabancının vize talebinin dış temsilcilik tarafından merkeze sorularak sonuçlandırılması anlamına gelmektedir. Vize etiketinin amaç bölümündeki şerhler, vizenin hangi amaca yönelik olarak, yani çalışma, öğrenim, araştırma, tedavi, ziyaret, spor, turistik amaçla, verildiğini göstermektedir. Kural olarak, yabancıların amaçlarına uygun vizeyle ülkeye giriş yapmaları gerekir ve her türlü vize giriş vizesi fonksiyonuna sahiptir.
Bu bağlamda, çalışma vizesi, yurt dışındaki Türk konsoloslukları tarafından yabancıların pasaportlarına vurulan bir vize çeşidi olup, vizenin amaç hanesinde bu vizenin çalışmak üzere verildiğine dair bir şerhi ihtiva eder. Çalışma vizesini veren makam ilgili Türk dış temsilciliği olmakla birlikte, vizenin verilmesi aşamasında başta İçişleri Bakanlığı olmak üzere ilgili kurumların görüşleri alınmaktadır.
2- ÇALIŞMA AMAÇLI İKAMET İZNİ HK. KISA BİLGİ
Yabancıların Türkiye’de İkamet ve Seyahatleri Hk. Kanunun (5683) 3. maddesine göre; Türkiye'de bir aydan fazla kalacak yabancılar bu süre bitmeden ikamet tezkeresi almak için yetkili emniyet makamlarına bizzat veya bilvasıta başvurmakla ödevlidirler.
İş tutmak maksadiyla Türkiye'ye gelen yabancılar geldikleri tarihten itibaren bir ay zarfında ve her halde çalışmaya başlamazdan evvel ikamet tezkeresi almış bulunmalıdırlar.
İŞ TUTAN YABANCILARIN MÜKELLEFİYETİ
Madde 15 - Yabancılar, Türkiye'de ancak kanunun kendilerine menetmediği işleri tutabilirler.
Türkiye'de serbest olarak veya memur, müstahdem ve işçi sıfatiyle çalışacak yabancılar keyfiyeti işe başladıklarından itibaren en çok 15 gün zarfında ikamet ettikleri yerin polis veya jandarma karakoluna bizzat veya bilvasıta haber vermeğe ve ikamet tezkerelerine kaydettirmeğe mecburdurlar.
YABANCILARIN HÜVİYETLERİNİ İSPAT MECBURİYETİ
Madde 18 - Yabancılar, hüviyet varakasını, ikamet tezkerelerini veya pasaport ve kontrol fişlerini her istenişte polis veya jandarmaya göstermeğe mecburdurlar.
YABANCILARIN TÜRKİYE’Yİ TERKE DAVET VEYA SINIR DIŞI EDİLMELERİ HALLERİ MUZIR ŞAHISLAR
Madde 19 - İçişleri Bakanlığınca memlekette kalması umumi güvenliğe, siyasi ve idari icaplara aykırı sayılan yabancılar verilecek muayyen müddet zarfında Türkiye'den çıkmağa davet olunur. Bu müddetin sonunda Türkiye'yi terk etmeyenler sınır dışı edilebilirler.
Madde 24- (Değişik madde: 23/01/2008-5728 S.K./135.mad)
15 inci madde hükümlerine makbul bir sebebe müstenit olmaksızın riayet etmeyenlere mahallî mülkî amir tarafından yüz Türk Lirası idarî para cezası verilir.
3- YABANCILARA YASAKLANMIŞ MESLEKLER NELERDİR?
1. 815 sayılı Kabotaj Kanunu’nun 2. ve 3. maddelerinde sayılan meslekler,
2. Türk Sivil Havacılık Kanunu’na göre havayolu ile ticari amaçla yolcu, posta ve yük taşımaları,
3. Maden Kanunu’na göre maden hakkı,
4. Basın Kanunu’na göre Sorumlu Müdür(karşılıklılık),
5. Sendikalar Kanunu uyarınca sendika kuruculuğu,
6. Gümrük Kanunu’na göre gümrük müşavirliği,
7. Kooperatifler Kanunu’na göre Yön. Kurulu üyeliği.
8. Tababet Kanunu’na göre doktor, hemşire, diş hekimi, ebelik, hastabakıcılık,
9. Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanuna göre eczacılık,
10. Veterinerlik Kanunu’na göre veterinerler,
11. Hususi Hastaneler Kanunu’na göre mesul müdürler,
12. 2802 sayılı kanuna göre hakim ve savcılar,
13. 1136 sayılı kanuna göre avukatlar,
14. 1512 sayılı kanuna göre noterler,
15. 5188 sayılı kanuna göre özel güvenlik görevlileri.
4- KİLİT PERSONEL KİMDİR?
Türkiye’de kurulu bulunan ve tüzel kişiliğe sahip bir şirkette;
a) Yönetmelikte belirlenen alanlarından en az bir tanesinde görev alan veya bu konularda yetki sahibi; şirket ortağı, yönetim kurulu başkanı, yönetim kurulu üyesi, genel müdür, genel müdür yardımcısı, şirket müdürü, şirket müdür yardımcısı ve benzeri mevkilerde görev yapan kişi,
b) Şirketin hizmetleri, araştırma cihazları, teknikleri ya da yönetimi için temel sayılan bilgiye sahip kişi,
c) İrtibat bürolarında, yurt dışındaki ana şirket tarafından adına yetki belgesi düzenlenen en fazla bir kişi
olmak şartlarından en az birini sağlayan personel “Kilit Personel” sayılır.
YÇİKUY’nin 3. maddesi ve DYYY’nin 4. maddesinde kilit personel tanımları yapılmıştır. Yönetmelikler aynı tarihte yayımlanmasına rağmen, bu ikinci Yönetmelikte kilit personel kavramının kapsamı daha geniş tutulmuştur. Buna göre, Türkiye’de kurulu bulunan ve tüzel kişiliğe sahip bir şirkette;
a) 1- Şirketin üst yönetiminde ya da yürütme pozisyonunda çalışmak,
2- Şirketin tamamını veya bir bölümünü yönetmek,
3- Şirketin denetçilerinin, idari veya teknik personelinin işlerini denetlemek veya kontrol etmek,
4- Şirkete yeni personel almak ya da mevcut personelin işine son vermek veya bu konularda teklif yapmak
alanlarından en az bir tanesinde görev alan veya bu konularda yetki sahibi; şirket ortağı, yönetim kurulu başkanı, yönetim kurulu üyesi, genel müdür, genel müdür yardımcısı, şirket müdürü, şirket müdür yardımcısı ve benzeri mevkilerde görev yapan kişi,
b) Şirketin hizmetleri, araştırma cihazları, teknikleri ya da yönetimi için temel sayılan bilgiye sahip kişi,
c) İrtibat bürolarında, yurt dışındaki ana şirket tarafından adına yetki belgesi düzenlenen en fazla bir kişi
olmak şartlarından en az birini sağlayan personel “Kilit Personel” sayılır.
5- YABANCI UYRUKLULARIN SENDİKA ÜYELİĞİ VE TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİNDEN YARARLANMALARI MÜMKÜN MÜ?
Sendikalar Kanunu yalnız sendika kuruculuğu için Türk vatandaşı olmak şartını aramaktadır. Çalışma iznine sahip ve Sendikalar Kanunu kapsamında işçi sayılan bir işte çalışan yabancıların çalıştıkları işkolunda kurulmuş bir sendikaya üye olmaları, dayanışma aidatı ödemeleri, TİS’ten yararlanmaları mümkündür.
2821 sayılı Sendikalar Kanunu yalnız sendika kuruculuğu için Türk vatandaşı olmak şartını aramaktadır. Bunun dışında, çalışma iznine sahip ve Sendikalar Kanunu kapsamında işçi sayılan bir işte bağımlı olarak çalışan yabancıların çalıştıkları işkolunda kurulmuş bir sendikaya üye olmalarını engelleyici bir hüküm bulunmamaktadır. Çalışma iznine sahip yabancılar sendikal haklardan da yararlanabileceklerdir. 2821 ve 2822 sayılı kanunların yanı sıra 4817 sayılı kanunun düzenlemelerine ve yasaklayıcı hükümlerine uymak şartıyla bu çerçevede, toplu iş sözleşmesine taraf işçi sendikasının üyesi olmaları veya dayanışma aidatı ödemeleri halinde toplu iş sözleşmesi hükümlerinden de yararlanabileceklerdir. Yabancı uyruklu çalışanın çalışma izninin süreli veya süresiz olması bu haklardan yararlanma bakımından farklılık arz etmez. İş saatleri dışında veya işverenin rızası ile iş saatleri içinde, işçi sendika veya konfederasyonlarının faaliyetlerine katılmaları ikinci bir çalışma sayılmaz. Bu nedenle, belirli bir işyeri, işletme, meslek, mülki veya coğrafi alanla sınırlandırılması mümkün olan süreli çalışma izninin bu nedenle iptali sonucu doğmaz. Bu çalışma izniyle çalışma izninde yer alan işyeri veya işletme dışında gerçekleştirilen sendika veya konfederasyon faaliyetlerine katılması mümkündür.
6- YABANCI UYRUKLULAR İÇİN DENEME SÜRESİ ÖNGÖRÜLEBİLİR Mİ?
Yabancıyla yapılacak iş sözleşmesine bir deneme süresi konulması mümkündür. Dikkat edilmesi gereken husus, deneme süresinin yabancı uyruklunun önce denenip, memnun kalınması halinde “çalışma izni” için başvurusu yapılacağı anlamını içermemesidir. Deneme süresi yabancı uyruklunun çalışma izni almaksızın çalıştırılacağı bir dönem değildir. Süreli çalışma izninin varlığı halinde sözleşme sona erdirilirse çalışma izni geçersiz hale gelir.
4817 sayılı kanunun düzenlemelerine ve yasaklayıcı hükümlerine uyulması gerektiği açıktır. Bu çerçevede, deneme süreli olarak çalıştırılacak yabancı uyruklulara ilişkin herhangi bir özel düzenleme yapılmamış olduğundan deneme süreli olarak çalıştırılacak yabancı uyruklu için de, Türkiye’nin taraf olduğu ikili ya da çok taraflı sözleşmelerde aksi öngörülmedikçe, Türkiye’de bağımlı çalışmaya başlamadan önce izin alınması gerekmektedir. Burada dikkat edilmesi gereken husus, deneme süresinin yabancı uyruklunun önce denenip, memnun kalınması halinde çalışma izni için başvurusu yapılacağı anlamını içermemesidir. Deneme süresi yabancı uyruklunun çalışma izni almaksızın çalıştırılacağı bir dönem değildir. Bu sürenin tıpkı sigortasız çalıştırma hakkı vermediği şeklindeki açıklamamızda olduğu gibi, işverenlere yabancı uyrukluyu işyerinde çalışma izni olmaksızın çalıştırma hakkı da vermediği bilinmelidir. Yabancı uyruklu her halükarda çalışma izninden muaf olmadığı takdirde bu iznini alacaktır. Bilahare, sözleşmelerle deneme süresi öngörülmüş olması halinde taraflar iş sözleşmesini bildirimsiz ve tazminatsız olarak feshedebileceklerdir .
İş sözleşmesinin feshedilmesi halinde verilmiş çalışma izninin akıbetinin ne olacağı ise çalışma izninin süreli veya süresiz olmasına göre değişmektedir. Eğer, yabancı uyruklu çalışanın çalışma izni süreli ise; yabancının ikamet izninin süresi ile iş sözleşmesinin veya işin süresine göre, belirli bir işyeri veya işletmede ve belirli bir meslekte çalışmak üzere belirli bir süre için verileceğinden yabancı uyruklu bu kısıtlamalara bağlı olarak çalıştırılabilecektir. Çalışma izninde yer alan işyeri veya işletme dışında farklı bir işyerinde ve işletmede bu çalışma izniyle çalışması mümkün değildir. İşyerinde sözleşmesinin sona ermesi halinde artık bu çalışma izniyle başka bir işyerinde de çalışamayacağından çalışma izni geçersiz hale gelir.
7- YABANCI UYRUKLULARIN KISMİ SÜRELİ ÇALIŞTIRILMASI MÜMKÜN MÜ?
4817 sayılı kanun bağımlı çalışan tanımında; “….bir veya birden fazla işveren emrinde… çalışan yabancı” ibaresini kullanmıştır. Bu ifade ise yabancı uyruklulara, farklı işverenlere ait işyerlerinde çalışabilme bakımından bir hak vermektedir.
Yabancının çalışma izni süreli ise; birden fazla işyeri veya işletmede kısmi süreli olarak çalışmak istemesi halinde bu işyeri veya işletmelerin her biri için ayrı bir çalışma izni gerekir.
Eğer, yabancı uyruklu çalışanın çalışma izni süreli ise; yabancının ikamet izninin süresi ile iş sözleşmesinin veya işin süresine göre, belirli bir işyeri veya işletmede ve belirli bir meslekte çalışmak üzere belirli bir süre için verileceğinden yabancı uyruklu bu kısıtlamalara bağlı olarak çalıştırılabilecektir. Çalışma izninde yer alan işyeri veya işletme dışında farklı bir işyerinde ve işletmede bu çalışma izniyle çalışması mümkün değildir. Birden fazla işyeri veya işletmede kısmi süreli olarak çalışmak istemesi halinde bu işyeri veya işletmelerin her biri için ayrı bir çalışma izni gerekir. Yabancı uyruklu şahıs kısmi süreli olarak çalıştığı işyeri veya işyerlerinde sadece çalışma izninde belirtilen mesleği icra edebilir. Bir işyerinde çalışma izninin süresinin dolması halinde artık bu işyerinde çalıştırılamaz. Ancak, birden fazla işyeri veya işletme için çalışma izni alınmış ise süresi dolmamış olan işyeri veya işletmedeki çalışmasına devam edebilecektir.
8- TÜRKİYE’DE YABANCI UYRUKLU STAJYER ÖĞRENCİ OLMAK MÜMKÜN MÜ?
1- Türkiye’de kurulu bir okulun öğrencisi olan yabancılar okullarının statüsünde staj yapmanın zorunlu olması halinde işletmelerde uygulamalı eğitim ve öğretim yapabilirler.
2- Yurt dışında kurulu bulunan bir okulun öğrencisi olmakla birlikte Türkiye’de staj yapmak isteyenler için ise; 4817 sayılı kanunun Uygulama Yönetmeliğinde düzenleme mevcuttur(md. 55).
Türkiye’de kurulu bir okulun öğrencisi olan yabancı uyruklular okullarının statüsünde staj yapmanın zorunlu olması halinde işletmelerde uygulamalı eğitim ve öğretim yapabileceklerdir. Bu hususta, Türk öğrenciler ile yabancı uyruklu öğrenciler arasında bir ayrım yapılmamaktadır. Yabancı uyruklu öğrencilerin staj mahiyetinde yer alan faaliyetleri “gelir getiren bir işte çalışmak” kapsamında değerlendirilmez. Ancak, yabancı uyruklu öğrencinin öğrenci vizesi ve ikamet tezkeresi gibi sınırlamalara uyup uymadığına dikkat edilmelidir(MTEY/45). Ayrıca, staj yapacak öğrencinin okulundan staj dosyasını getirmesi ve staj için öngörülen süre kadar işyerinde tatbiki öğrenime tabi tutulması önem taşımaktadır.
Öte yandan, yurt dışında kurulu bulunan bir okulun öğrencisi olmakla birlikte Türkiye’de staj yapmak isteyenler için ise; Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanunun Uygulama Yönetmeliğinde düzenleme mevcuttur. Yönetmelik, eğitim süresiyle sınırlı olmak üzere durumunu ibraz edeceği belgeler ile kanıtlayarak üniversiteler ile kamu kurum ve kuruluşlarına bilgi ve görgülerini artırmak üzere gelen yabancılara izin verdiği gibi, yabancı uyruklu öğrencilerin karşılıklılık esasına göre, öğrenci değişim programları çerçevesinde staj süreleri ile sınırlı kalmak kaydıyla özel veya kamu kurum ve kuruluşlarında staj yapmasına da imkan vermektedir.
YABANCI UYRUKLU STAJYER ÖĞRENCİLERİN ÇALIŞMA İZNİ ALMASI GEREKİR Mİ?
Yabancı uyruklu şahısların ülkemizde işçi olarak çalışma ve staj yapabilme koşulları ile kimlerin çalışma izninden muaf oldukları mevzuatımızda açıkça belirlenmiştir. Yabancı uyruklu şahısların ülkemizde işçi, çırak, stajyer vb. her ne ad altında olursa olsun bir günlük dahi olsa tüm çalışmaları 4817 sayılı kanun ve ilgili yönetmelik hükümlerine tabidir. Nitekim, 4817 sayılı kanun kapsam maddesinde; “Bu kanun, Türkiye'de bağımlı ve bağımsız olarak çalışan yabancıları, bir işveren yanında meslek eğitimi gören yabancıları ve yabancı çalıştıran gerçek ve tüzel kişileri kapsar.” demek suretiyle bu hususu açıkça beyan etmektedir.
4817 sayılı kanun ülkemizde ücret karşılığı bağımlı olarak çalışan yabancıların çalışma izni almalarını öngörmüştür. Yabancıların ülkemizde çalışabilmelerine ilişkin temel kural; Türkiye’nin taraf olduğu ikili ya da çok taraflı sözleşmelerde aksi öngörülmedikçe, Türkiye’de bağımlı veya bağımsız çalışmaya başlamadan önce izin alınmasıdır. Ülke menfaatlerinin gerekli kıldığı hallerde veya mücbir nedenlere bağlı olarak, çalışmaya başlamadan önce ilgili makama bilgi vermek koşuluyla, çalışma süresi bir ayı geçmemek ve Bakanlık onayı alınmak suretiyle çalışma izni işe başladıktan sonra da verilebilmektedir. İzinler süreli olabileceği gibi süresiz de olabilecektir.
Kanunun Uygulama Yönetmeliği ise 3 ncü maddesinde kanuni çalışmayı: “Kanunlara uygun şekilde verilmiş çalışma izni, ikamet ve diğer ilgili kanunlar ile mevzuat hükümlerince düzenlenen yükümlülüklerin yanı sıra, sosyal güvenlik primleri ödenmiş veya muaf olarak çalışma” şeklinde tanımladıktan sonra 55 nci maddesiyle çalışma izni “Muafiyetler”ini sayma yoluyla belirlemiştir. Bu maddede ancak, “karşılıklılık esasına göre, öğrenci değişim programları çerçevesinde staj süreleri ile sınırlı kalmak kaydıyla özel veya kamu kurum ve kuruluşlarında staj yapacak yabancı öğrencilere(55/h)” muafiyet tanınmış ve bu şartla yabancıların ülkemizde staj yapabilmesine imkan verilmiştir. Bu şekilde ülkemize gelen yabancı uyruklu öğrencilerin stajları süresince bir ücret almaları bu durumu değiştirmez. Bu kişiler ile işletme sahibi arasında işçi-işveren ilişkisi oluşmaması nedeniyle, yabancı uyruklu şahıs işçi/sigortalı sayılmayacağından çalışma izni alınması da gerekmez. Benzer şekilde, Türkiye’de diplomatik vize yada çalışma vizesi ve izniyle bulunan kişiler ve yakınları, okullarının statüsünde staj yapmanın zorunlu olması halinde, çalışma izni aranmaksızın, işletmelerde uygulamalı eğitim ve öğretim yapabileceklerdir.
Mecburi uygulamalı stajın dışında; öğrencilerin, iş veya meslek deneyimi kazanılması veya ileride yapmak istediği işle ilgili mesleki bilgisini ve görgüsünü artırmak vb. amaçlarla ve kendi iradeleriyle işyerlerine başvurmaları sonucunda işyerinde stajyer sıfatıyla çalıştırılmaları durumunda normal bir işçiden farksız olarak işçi/sigortalı sayılırlar. Bu durumdaki, bir yabancı öğrenci çalışma izni olmaksızın kaçak çalışan yabancı durumuna düşer.
9- YABANCI UYRUKLULARIN İŞ SÖZLEŞMESİNİN SÜRELİ FESHİ MÜMKÜN MÜ?
İş sözleşmesinin feshedilmesi halinde ihbar süresi kullandırılmasına ve ihbar tazminatı ödenmesi mümkündür.
Yapılacak iş sözleşmesinde ihbar süresinin artırılması da mümkündür.
Sendika üyesi yabancı uyruklu için toplu iş sözleşmesiyle belirlenen ihbar süresi geçerli olabilecektir.
10- YABANCI UYRUKLULARIN KIDEM TAZMİNATI HAKKI VAR MIDIR?
İşyerinde işe başladığı tarihten itibaren iş sözleşmesinin devamı süresince en az bir tam yıl çalışmış olması koşulu sağlanmalıdır.
Kural olarak bir kıdem tazminatı almaları mümkündür, ancak teknik bazı engeller çıkabilmektedir.
Mevzuatımızda, yabancı uyruklu şahısların ülkemizdeki çalışmaları sırasında iş sözleşmelerinin derhal feshedilmesi ve kıdem tazminatı ödenmesine kural olarak engel bir husus bulunmamaktadır. Yeter ki, yabancı uyruklu işçinin işyerindeki hizmet süresi bir yılı doldursun ve iş sözleşmesi kıdem tazminatı alabilmek için belirtilen nedenlerden birisiyle sona ersin. Bu hususta gerek Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun ve gerekse İş Kanununda yasaklayıcı özel bir hüküm mevcut değildir. Ancak, gönderme yapılan diğer mevzuatın düzenlemeleri nedeniyle, yabancı şahısların kimi hallerde kıdem tazminatına hak kazanmamaları mümkündür.
Dikkat edilmesi gereken bir diğer husus çalışma izninin süreli veya süresiz olması halidir. Yargıtay çalışma izinlerinin birer yıllık olarak alınmış olması halinde iş sözleşmesinin de aynı sürelerle birer yıllık olarak yapılmasını yerinde görmüş olup, birbirini takip eden birden fazla sayıda sözleşme yapılmış olmasının, iş sözleşmesini belirsiz süreli hale dönüştürmeyeceğine hükmetmiştir[i]. Bu noktada, kıdem tazminatına hak kazanabilmek bakımından Yargıtay kararlarında göze çarpan belirli ve belirsiz süreli iş sözleşmeleri ayrımı dikkate alınmalıdır. Çalışma izninin akıbeti ise, iş sözleşmesinin kıdem tazminatı alarak feshedilmiş olması haline bağlı olmayacaktır. Konu kıdem tazminatına hak kazanmak bakımından belirlenen sözleşmenin fesih nedeni koşullarına göre irdelendiğinde;
DERHAL FESİH HALİNDE
4817 sayılı kanunda yabancıların iş sözleşmelerinin bildirimsiz feshine ilişkin ayrı bir düzenleme yapılmamış olup, derhal fesih hususunda İş Kanunu’na ilişkin hükümler uygulanmaktadır. Gerek işveren tarafından bu Kanunun 25 nci maddesinin II numaralı bendinde gösterilen ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerlerine ilişkin sebepler dışında derhal fesih halinde ve gerekse işçinin bu Kanunun 24 ncü maddesi uyarınca iş sözleşmesini derhal feshi halinde yabancı uyruklu işçi kıdem tazminatına hak kazanabilecektir. Burada, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerlerine ilişkin fesihlerde derhal fesih hakkını kullanma süresine de riayet edilmelidir. Çalışma izninin akıbeti ise, süreli veya süresiz olmasına göre farklılık arz edecektir. Eğer, yabancı uyruklu çalışanın çalışma izni süreli ise iş sözleşmesinin feshi halinde artık bu çalışma izniyle izin verilen işyerinde ve başka bir işyerinde de çalışamayacaktır. Ancak, yabancı uyruklu çalışanın çalışma izni süresiz ise tıpkı Türk Vatandaşları gibi yabancı uyruklunun süresiz çalışma izni bulunduğu sürece iş sözleşmesinin feshedilmiş olması başka bir işyerinde çalıştırılmasına engel olmaz.
MUVAZZAF ASKERLİK HİZMETİ DOLAYISIYLA FESİH
1111 sayılı Askerlik Kanunu gereğince muvazzaf askerlik hizmeti Türkiye Cumhuriyeti tebaası olan her erkek için zorunlu kılınmıştır. Dolayısıyla, 1111 sayılı kanun anlamında yabancı ülke vatandaşlarının iş sözleşmelerini muvazzaf askerlik hizmeti nedeniyle feshetmeleri imkanı bulunmadığından böyle bir gerekçeyle kıdem tazminatı gündeme gelemeyecektir. Ancak, yabancı uyruklu şahsın vatandaşı bulunduğu ülkede muvazzaf askerlik hizmetini ifa etmek üzere işten ayrılmasına ilişkin husus tartışmalı olmakla birlikte, kanaatimizce kanunun lafzı dikkate alındığında bu halde de kıdem tazminatına hak kazanmasına engel bir husus bulunmamaktadır.
YAŞLILIK, EMEKLİLİK VEYA MALULLÜK AYLIĞI YAHUT TOPTAN ÖDEME ALMAK AMACIYLA FESİH HALİNDE
Yabancı uyruklular kural olarak tüm sigorta kollarına tabi olmuşlardır. Bu itibarla, kural olarak kıdem tazminatına hak kazanma koşulları arasında sayılan yaşlılık ve emeklilik aylığı almak gibi nedenlerle de işten ayrılması halinde kıdem tazminatına hak kazanabileceklerdir.
KADININ İŞ SÖZLEŞMESİNİ EVLENDİĞİ TARİHTEN İTİBAREN BİR YIL İÇERİSİNDE KENDİ ARZUSU İLE SONA ERDİRMESİ HALİNDE
Yabancı uyruklu kadın işçinin bu nedenle iş sözleşmesini feshetmesi mümkündür. Böyle bir durumda, kıdem tazminatına hak kazanabilecektir. Bu maddeden yararlanabilmek için, evliliğin Türkiye’de veya Türk vatandaşıyla yapılma zorunluluğu da bulunmamaktadır. Ancak, yabancı uyruklu çalışanın çalışma izni süreli ise iş sözleşmesinin feshi halinde artık bu çalışma izniyle izin verilen işyerinde ve başka bir işyerinde çalışamayacaktır.
YABANCI UYRUKLUNUN ÖLÜMÜ HALİNDE
Yabancı uyruklu işçinin bu nedenle iş sözleşmesinin son bulması halinde kanuni mirasçıları kıdem tazminatı talep edebilecektir.
[i] Yrg. 9. H.D.’nin, E. 2004/24583 ve K. 2005/20488 sayılı kararı.
11- YABANCI BAĞIMLI ÇALIŞAN İŞ GÜVENCESİNDEN YARARLANABİLİR Mİ?
Mevzuatımızda, yabancı uyruklu şahısların ülkemizdeki çalışmaları sırasında iş sözleşmelerinin feshedilmesi halinde iş güvencesinden yararlanmaları ve işe iade davası açmalarına engel bir husus bulunmamaktadır.
Ancak, belirsiz süreli iş sözleşmeleri için öngörülen iş güvencesi ve işe iade davasına ilişkin sonuçlar süreli çalışma izniyle çalışan yabancılar için söz konusu olmayacaktır.
Mevzuatımızda, yabancı uyruklu şahısların ülkemizdeki çalışmaları sırasında iş sözleşmelerinin feshedilmesi halinde iş güvencesinden yararlanmaları ve işe iade davası açmalarına engel bir husus bulunmamaktadır. Bu hususta gerek Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun ve gerekse İş Kanununda yasaklayıcı bir hüküm mevcut değildir. Nitekim, 4817 sayılı kanunda yabancıların iş sözleşmelerinin feshi halinde iş güvencesinden yararlanıp yararlanamayacakları hususunda ayrı bir düzenleme yapılmamış olup, yabancı uyruklular da iş güvencesi haklarını İş Kanunu’nda yer alan hükümler çerçevesinde kullanabileceklerdir.
Bu itibarla, otuz veya daha fazla işçi çalıştıran bir işyerinde çalışan, en az altı aylık kıdeme sahip olan, iş sözleşmesi belirsiz süreli olan ve işletmenin bütününü sevk ve idare eden işveren vekili veya yardımcısı ile işyerinin bütününü sevk ve idare eden ve işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisi bulunan işveren vekili konumunda bulunmayan yabancı uyruklu çalışanlar İş Kanununun 20. maddesi hükmüne göre; fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası ile fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde iş mahkemesinde dava açabilir. Ayrıca, sendika üyeliği için Türk vatandaşı olmak şartı bulunmadığından, onaltı yaşını doldurmuş olup da Sendikalar Kanununa göre işçi sayılan yabancı uyruklular, işçi sendikalarına üye olabilecek ve işyerinde bir toplu iş sözleşmesi yapılması halinde bu toplu iş sözleşmesi hükümlerinden de yararlanabileceklerdir. Dolayısıyla, toplu iş sözleşmesinde hüküm varsa veya taraflar anlaşırlarsa uyuşmazlığı aynı sürede özel hakeme götürebileceklerdir.
12- TÜRKİYE’NİN TARAF OLDUĞU SÖZLEŞMELER VEYA KONSORSİYUMLARDA ÇALIŞACAK YABANCILAR ÇALIŞMA İZNİNDEN MUAF MI?
Uygulama yönetmeliğinin 55/ı maddesiyle Türkiye'nin taraf olduğu ikili yada çok taraflı sözleşmeler gereğince veya konsorsiyumlar tarafından yürütülecek ulusal, uluslararası projelerde veya uluslararası kuruluşlarda çalışacak yabancılar muaf tutulmuştu. Ancak Danıştay bu hükmü iptal etmiştir.
Danıştay 10. Dairesi’nin konuya ilişkin dosyayı inceleyerek 06.03.2007 tarihinde oybirliğiyle karara bağlamıştır. Danıştay’ın konu hakkındaki kararını verirken 4817 sayılı Kanunun 22. ve Geçici 1. maddesi ile 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu’nun 34. ve 35. maddeleri başta olmak üzere 33.-38. maddelerini dayanak yaptığı görülmektedir.
Özetle, Danıştay 10. Dairesi tarafından, Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanunun Uygulama Yönetmeliği’nin 55. maddesinin 1. fıkrasının (ı) bendi ile aynı maddenin 2. fıkrasında yer alan “…(ı) bendi kapsamındakilerin bir yılı aşması…” ibaresinin ve aynı Yönetmelikle eklenen Geçici 1. maddesinin iptaline, Yönetmeliğin 55. maddesinin 2. fıkrasının iptal edilen ibare dışında kalan kısmına yönelik davanın reddine karar verilmiştir.
13- YABANCI UYRUKLULAR İÇİN EK:1, EK:2, SİGORTALI İŞE GİRİŞ VE İŞTEN AYRILIŞ İLE İAB VERİLMELİ Mİ?
Bağımlı çalışan yabancıların işverenleri bu yabancılar için 2821/62. , 5510/8,9., ve 4447 sayılı kanunun 48. maddeleri gereği bildirim yapmalıdır. 5838 sayılı kanun gereği SGK’ya yapılan bildirimler, bu bildirimlerin yerine geçer.
14- İZİNSİZ YABANCI UYRUKLU ÇALIŞTIRILMASINA ARACILIK YAPTIRIMA TABİ Mİ?
15.05.2008 tarihinden itibaren İstihdam Paketi olarak bilinen 5763 sayılı kanunla 4904 sayılı kanunun 20. maddesine (j) bendi eklenmiş ve “4817 sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun gereği çalışma izni almayanlar için aracılık faaliyetinde bulunan gerçek ve tüzel kişilere kişi başına 5.000.-TL” idari para cezası uygulanması öngörülmüştür. Cezanın 2010 yılı tutarı 5.723.-TL’dir.
Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun
Kanun No. 4817
Kabul Tarihi : 27.2.2003
6 Mart 2003 Tarihli Resmi Gazete
Sayı: 25040
BİRİNCİ BÖLÜM
Amaç, Kapsam ve Tanımlar
Amaç
MADDE 1. — Bu Kanunun amacı, yabancıların Türkiye’deki çalışmalarını izne bağlamak ve bu yabancılara verilecek çalışma izinleri ile ilgili esasları belirlemektir.
Kapsam
MADDE 2. — Bu Kanun;
403 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununun 29 uncu maddesinin ikinci cümlesi ile 5680 sayılı Basın Kanununun 13 üncü maddesi ve 231 sayılı Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünün Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin kapsamına giren,
Bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşlarınca kanunla verilen yetkiye dayanarak çalışma izni verilen veya istihdam edilen ve
Karşılıklılık ilkesi, uluslararası hukuk ve Avrupa Birliği hukuku esasları dikkate alınarak çalışma izninden muaf tutulan yabancılar dışında,
Türkiye’de bağımlı ve bağımsız olarak çalışan yabancıları, bir işveren yanında meslek eğitimi gören yabancıları ve yabancı çalıştıran gerçek ve tüzel kişileri kapsar.
Tanımlar
MADDE 3. — Bu Kanunda geçen;
Bakanlık: Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığını,
Yabancı: 403 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununa göre Türk vatandaşı sayılmayan kişiyi,
Bağımlı çalışan: Gerçek veya tüzel kişiliği haiz bir veya birden fazla işveren emrinde ücret, aylık, komisyon ve benzeri karşılığı çalışan yabancıyı,
Bağımsız çalışan: Başka şahısları istihdam etsin veya etmesin kendi ad ve hesabına çalışan yabancıyı,
İfade eder.
İKİNCİ BÖLÜM
İzin Alma Yükümlülüğü ve
İzin Verme Yetkisi
İzin alma yükümlülüğü ve izin verme yetkisi
MADDE 4. —Türkiye’nin taraf olduğu ikili ya da çok taraflı sözleşmelerde aksi öngörülmedikçe, yabancıların Türkiye’de bağımlı veya bağımsız çalışmaya başlamadan önce izin almaları gerekir.
Ülke menfaatlerinin gerekli kıldığı hallerde veya mücbir nedenlere bağlı olarak, çalışmaya başlamadan önce ilgili makama bilgi vermek koşuluyla, çalışma süresi bir ayı geçmemek ve Bakanlık onayı alınmak suretiyle çalışma izni işe başladıktan sonra da verilebilir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Çalışma İzinleri ile Çalışma İzni Muafiyet ve Sınırlamaları
Süreli çalışma izni
MADDE 5. — Türkiye’nin taraf olduğu ikili ya da çok taraflı sözleşmelerde aksi öngörülmedikçe süreli çalışma izni iş piyasasındaki durum, çalışma hayatındaki gelişmeler, istihdama ilişkin sektörel ve ekonomik konjonktür değişiklikleri dikkate alınarak, yabancının ikamet izninin süresi ile hizmet akdinin veya işin süresine göre, belirli bir işyeri veya işletmede ve belirli bir meslekte çalışmak üzere en çok bir yıl geçerli olmak üzere verilir.
Bir yıllık kanuni çalışma süresinden sonra, aynı işyeri veya işletme ve aynı meslekte çalışmak üzere çalışma izninin süresi üç yıla kadar uzatılabilir.
Üç yıllık kanuni çalışma süresinin sonunda, aynı meslekte ve dilediği işverenin yanında çalışmak üzere, çalışma izninin süresi altı yıla kadar uzatılabilir.
Türkiye’ye çalışmak üzere gelen bir yabancının beraberinde veya daha sonra getirmiş olduğu eş ve bakmakla yükümlü olduğu çocuklarına da, yabancının kendisi ile birlikte en az beş yıl kanuni ve kesintisiz ikamet etmiş olmaları kaydıyla süreli çalışma izni verilebilir.
Bakanlık, süreli çalışma izninin coğrafi geçerlilik alanını genişletebilir veya daraltabilir.
Süresiz çalışma izni
MADDE 6. — Türkiye’nin taraf olduğu ikili ya da çok taraflı sözleşmelerde aksi öngörülmedikçe Türkiye’de en az sekiz yıl kanuni ve kesintisiz ikamet eden veya toplam altı yıllık kanuni çalışması olan yabancılara, iş piyasasındaki durum ve çalışma hayatındaki gelişmeler dikkate alınmaksızın ve belirli bir işletme, meslek, mülkî veya coğrafi alanla sınırlandırılmaksızın süresiz çalışma izni verilebilir.
Bağımsız çalışma izni
MADDE 7. — Bağımsız çalışacak yabancılara, Türkiye’de en az beş yıl kanuni ve kesintisiz olarak ikamet etmiş olmaları koşuluyla Bakanlıkça bağımsız çalışma izni verilebilir.
İstisnai haller
MADDE 8. — Türkiye’nin taraf olduğu ikili ya da çok taraflı sözleşmelerde aksi öngörülmedikçe;
a) Bir Türk vatandaşı ile evli olan ve eşiyle Türkiye’de evlilik birliği içinde yaşayan veya evlilik birliği en az üç yıl sürdükten sonra sona ermiş olmakla birlikte Türkiye’de yerleşmiş olan yabancılar ile bunların Türk vatandaşı eşinden olan çocuklarına,
b) 403 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununun 19, 27 ve 28 inci maddeleri çerçevesinde Türk Vatandaşlığını kaybedenler ve bunların füruuna,
c) Türkiye’de doğan veya kendi millî kanununa, vatansız ise Türk mevzuatına göre rüşt yaşını doldurmadan Türkiye’ye gelen ve Türkiye’de meslek okulu, yüksek okul veya üniversiteden mezun olan yabancılara,
d) 2510 sayılı İskân Kanununa göre muhacir, mülteci veya göçebe olarak kabul edilen yabancılara,
e) Avrupa Birliği üyesi ülke vatandaşları ile bunların Avrupa Birliği üyesi ülkelerin vatandaşı olmayan eş ve çocuklarına,
f) Yabancı devletlerin Türkiye’deki büyükelçilikleri ile konsolosluklarında ve uluslararası kuruluşların temsilciliklerinde görevli diplomat, idarî ve teknik personelin hizmetinde çalışanlar ile karşılıklılık ilkesi çerçevesinde olmak ve görev süresiyle sınırlı kalmak üzere Türkiye’de bulunan büyükelçilikler, konsolosluklar ve uluslararası kuruluşların temsilciliklerinde görevlendirilen diplomatların ve idarî ve teknik personelin eş ve çocuklarına,
g) Bilimsel ve kültürel faaliyetler amacıyla bir ayı aşan ve sportif faaliyetler amacıyla dört ayı aşan süre ile geçici olarak Türkiye’ye gelecek yabancılara,
h) Kanunla yetki verilen bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşlarınca sözleşme veya ihale usulleriyle mal ve hizmet alımı, bir işin yaptırılması veya bir tesisin işletilmesi işlerinde çalıştırılacak kilit personel niteliğindeki yabancılara,
Bu Kanunda öngörülen sürelere tâbi olmaksızın çalışma izni verilebilir.
Kanuni çalışma süresine dahil edilecek süreler ile ikamette kesinti sayılan süreler
MADDE 9. — Yıllık izinler, iş kazası ve meslek hastalığı, hastalık ve analık geçici iş göremezlik ödenekleri ile işsizlik sigortası ödeneği alınan süreler, kanuni çalışma süresine dahil edilir.
Yabancının toplam altı ayı geçmemek şartıyla Türkiye dışında bulunması çalışma süresini kesmez. Ancak Türkiye dışında geçirilen zaman çalışma süresinden sayılmaz. Türkiye’de bulunmasına rağmen ikamet tezkeresini altı aydan fazla süreyle temdit ettirmeyerek ihmalde bulunan yabancının ikameti çalışma izinleri açısından kesinti sayılır.
Çalışma izni muafiyet teyit belgesi
MADDE 10. — Türkiye’nin taraf olduğu ikili veya çok taraflı sözleşmelerle sağlanan haklar saklı kalmak kaydıyla, çalışma izninden muaf tutulan yabancılara, istekleri halinde Bakanlıkça çalışma izni muafiyet teyit belgesi verilir.
Çalışma izninin sınırlandırılması
MADDE 11. — Türkiye’nin taraf olduğu ikili veya çok taraflı sözleşmelerle sağlanan haklar saklı kalmak kaydıyla ve karşılıklılık ilkesi çerçevesinde çalışma izinleri, iş piyasasındaki durum ve çalışma hayatındaki gelişmeler, istihdama ilişkin sektörel ve ekonomik konjonktür koşullarının gerekli kıldığı hallerde, belirli bir süre için, tarım, sanayi veya hizmet sektörleri, belirli bir meslek, işkolu veya mülkî ve coğrafi alan itibariyle sınırlandırılabilir.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
İzinlerin Verilmesi, Uzatılması, Reddi, İptali ve Yargı Yoluna Başvurma
İzinlerin verilmesi veya uzatılması
MADDE 12. — Türkiye dışında ikamet eden yabancılar, çalışma izni başvurularını bulundukları ülkelerdeki Türkiye Cumhuriyeti temsilciliklerine yaparlar. Temsilcilikler bu başvuruları doğrudan Bakanlığa iletirler. Bakanlık ilgili mercilerin görüşlerini alarak 5 inci maddeye göre başvuruları değerlendirir; durumu uygun görülen yabancılara çalışma izni verir. Bu izin ancak gerekli çalışma vizesi ile ikamet izninin alınması halinde geçerlidir. Çalışma izin belgesini alan yabancıların, bu belgeyi aldıkları tarihten itibaren en geç doksan gün içinde ülkeye giriş vizesi talebinde bulunmaları, ülkeye giriş yaptıkları tarihten itibaren en geç otuz gün içinde İçişleri Bakanlığına ikamet tezkeresi almak için başvurmaları zorunludur.
Türkiye’de geçerli ikamet izni olan yabancılar veya bunların işverenleri başvurularını doğrudan Bakanlığa yapabilirler.
Çalışma izinleri, ikamet sahibi yabancılar veya bunların işverenlerinin Bakanlığa yazılı talebi üzerine, bu Kanun ve bu Kanuna göre çıkarılan yönetmelik hükümlerine göre verilir ve uzatılır.
Başvurular Bakanlık tarafından en geç doksan gün içinde cevaplandırılır.
İlgili mercilerden görüş alınması
MADDE 13. — Yabancılara, bu Kanunla getirilen koşullara bağlı olarak çalışabilecekleri meslek, sanat veya işlerle ilgili çalışma izinleri, ilgili mercilerin meslekî yeterlilik dahil görüşleri alınmak suretiyle Bakanlıkça verilir.
Diğer kanunlarda yer alan, yabancıların çalışamayacağı iş ve mesleklere dair hükümler saklıdır.
İzin isteminin reddi
MADDE 14. — Çalışma izni veya çalışma izninin uzatılması istemi;
a) İş piyasasındaki durum ve çalışma hayatındaki gelişmeler ve istihdama ilişkin sektörel ve ekonomik konjonktür değişikliklerinin çalışma izni verilmesine elverişli olmaması,
b) Başvurulan iş için ülke içinde, dört haftalık süre içerisinde o işi yapacak aynı niteliğe sahip kişinin bulunması,
c) Yabancının geçerli bir ikamet tezkeresinin bulunmaması,
d) Bir işyeri, işletme veya meslek için izin talebi reddedilen yabancının aynı işyeri, işletme veya aynı meslek için izin talebinin reddedildiği tarihten itibaren bir yıl geçmeden yeniden izin talebinde bulunması,
e) Yabancının çalışmasının millî güvenlik, kamu düzeni, genel asayiş, kamu yararı, genel ahlâk ve genel sağlık için tehdit oluşturması,
Hallerinde reddedilir.
Çalışma izninin iptali
MADDE 15. — Yabancının 11 ve 13 üncü maddede sayılan sınırlamalara aykırı olarak çalışması veya 14 üncü maddede öngörülen hallerden birinin varlığının veya yabancının ya da işvereninin, çalışma izni talep dilekçesinde eksik veya yanlış bilgi verdiğinin sonradan tespit edilmesi halinde, Bakanlık verdiği çalışma iznini iptal eder ve durumu ilgili Bakanlığa bildirir.
Çalışma izninin geçerliliğini kaybetmesi
MADDE 16. — Çalışma izni, geçerlilik süresinin sona ermesi dışında;
a) Yabancının ikamet tezkeresinin herhangi bir nedenle geçersiz hale gelmesi ya da geçerlilik süresinin uzatılmaması,
b) Yabancının pasaportunun veya pasaport yerine geçen belgesinin geçerlilik süresinin uzatılmaması (İçişleri veya Dışişleri Bakanlıklarının uygun görüşlerinin bulunması hali hariç),
c) Yabancının mücbir sebepler dışında aralıksız olarak altı aydan fazla yurt dışında kalması,
Hallerinde de geçerliliğini kaybeder.
Yargı yoluna başvurma hakkı
MADDE 17. — Bakanlık çalışma izni verilmesi ya da uzatılması talebinin reddedilmesi, çalışma izninin iptal edilmesi ya da çalışma izninin geçerliliğinin kaybedilmesine ilişkin kararını, yabancıya veya varsa işverenine 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ eder.
Bakanlıkça verilecek kararlara karşı ilgililer tarafından tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde itiraz edilebilir. İtirazın Bakanlıkça reddedilmesi hallerinde idarî yargı yoluna başvurulabilir.
BEŞİNCİ BÖLÜM
Bildirim Yükümlülüğü, Denetleme ve Düzenleme Yetkisi ile Cezaî Hükümler
Bildirim yükümlülüğü
MADDE 18. — a) Bağımsız çalışan yabancılar, çalışmaya başladıkları tarihten ve çalışmanın bitiminden itibaren,
b) Yabancı çalıştıran işverenler yabancının çalışmaya başladığı tarihten, çalışma izninin verildiği tarihten itibaren otuz gün içerisinde çalışmaya başlamaması halinde bu sürenin bitiminden itibaren ve herhangi bir nedenle hizmet akdinin sona erdiği tarihten itibaren,
En geç on beş gün içerisinde durumu Bakanlığa bildirmekle yükümlüdürler.
Bakanlığa bilgi verilmesi
MADDE 19. — Yabancılara çalışma izni verme yetkisi bulunan bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşları, çalışma iznini verdikleri, çalışma izin süresini uzattıkları ve çalışma iznini iptal ettikleri tarihten, yabancı istihdam eden bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşları ise çalıştırmaya başladıkları tarihten itibaren en geç otuz gün içinde yabancı ile ilgili tüm bilgileri Bakanlığa bildirirler.
Denetleme yetkisi
MADDE 20. — Bu Kanun kapsamına giren yabancıların ve işverenlerin bu Kanundan doğan yükümlülüklerini yerine getirip getirmedikleri Bakanlık iş müfettişleri ve Sosyal Sigortalar Kurumu sigorta müfettişleri tarafından denetlenir.
Genel bütçeye dahil daireler ve katma bütçeli idarelerin teftiş ve denetim elemanları kendi mevzuatları gereğince işyerlerinde yapacakları her türlü denetim ve incelemeler sırasında, yabancı çalıştıran işverenlerle yabancıların bu Kanundan doğan yükümlülüklerini yerine getirip getirmediklerini de denetler. Denetim sonuçları ayrıca Bakanlığa bildirilir.
Cezaî hükümler
MADDE 21. — 18 inci maddeye göre bildirim yükümlülüğünü süresi içinde yerine getirmeyen bağımsız çalışan yabancı ile yabancı çalıştıran işverene her bir yabancı için ikiyüzelli milyon lira idarî para cezası verilir.
Çalışma izni olmaksızın bağımlı çalışan yabancıya beşyüz milyon lira idarî para cezası verilir.
Çalışma izni bulunmayan yabancıyı çalıştıran işveren veya işveren vekillerine her bir yabancı için iki milyar beşyüz milyon lira idarî para cezası verilir. Bu durumda, işveren veya işveren vekili yabancının ve varsa eş ve çocuklarının konaklama giderlerini, ülkelerine dönmeleri için gerekli masrafları ve gerektiğinde sağlık harcamalarını karşılamak zorundadır.
Birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarda sayılan fiillerin tekrarı halinde idarî para cezaları bir kat artırılarak uygulanır.
Bu Kanuna göre verilmiş çalışma izni olmaksızın bağımsız çalışan yabancıya bir milyar lira idarî para cezası verilir ve varsa işyeri veya işyerlerinin Bakanlık bölge müdürlerince kapatılması kararı alınarak, bu kararın uygulanması için durum ilgili valiliğe bildirilir. Tekrarı halinde, varsa işyeri veya işyerlerinin kapatılmasının yanı sıra idarî para cezası bir kat artırılarak uygulanır.
Bu Kanunda öngörülen idarî para cezaları gerekçesi belirtilmek suretiyle Bakanlık bölge müdürlüğünce ilgililere 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. İdarî para cezaları tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde vergi daireleri veya mal müdürlüklerine ödenir. İlgililer cezaya bu süre içinde yetkili sulh ceza mahkemesi nezdinde itiraz edebilir. Başvuru, cezanın takip ve tahsilini durdurmaz.
Bu Kanuna göre idarî para cezası ile cezalandırılan bağımlı veya bağımsız çalışan yabancılar ile yabancı çalıştıran işverenler İçişleri Bakanlığına bildirilir.
Bu Kanuna göre süresi içinde ödenmeyen idarî para cezaları ve diğer alacakların takip ve tahsilinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uygulanır.
Yönetmelik
MADDE 22. — Her türlü çalışma izninin verilmesi, sınırlandırılması, iptali, çalışma izninden muaf tutulacak yabancılar ile bildirim yükümlülüklerinin nasıl yerine getirileceğine ilişkin usul ve esaslar bu Kanuna göre çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.
Bu Kanunun uygulanmasına ilişkin yönetmelik; Bakanlık, İçişleri Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Turizm Bakanlığı, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı, Hazine Müsteşarlığı, Denizcilik Müsteşarlığı ve Dış Ticaret Müsteşarlığı ile müştereken, ilgili görülen diğer bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının da görüşleri alınmak suretiyle Kanunun yayımı tarihini izleyen altı ay içinde çıkarılır.
Yabancı sermaye yatırımlarında yabancıların çalıştırılması
MADDE 23. — 6224 sayılı Yabancı Sermayeyi Teşvik Kanunu kapsamında kurulan şirket ve kuruluşlarda çalıştırılmak istenen yabancılar, Hazine Müsteşarlığı ile müştereken çıkartılacak yönetmelikle belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde Bakanlıkça verilen çalışma izni ile çalıştırılabilirler.
ALTINCI BÖLÜM
Bazı Kanunlarda Yapılan Değişiklikler
MADDE 24. — Ekli (1) sayılı listede gösterilen kadrolar ihdas edilerek, 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye ekli (I) sayılı cetvelin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına ilişkin bölümüne eklenmiştir.
MADDE 25. — 9.1.1985 tarihli ve 3146 sayılı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 9 uncu maddesine aşağıdaki bent (h) bendi olarak eklenmiş ve mevcut (h) bendi (i) bendi olarak teselsül ettirilmiştir.
h) Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanunda öngörülen işleri yapmak,
MADDE 26. — 27.1.1954 tarihli ve 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanununun 34 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Madde 34. — Yabancı müteahhit veya yabancı kuruluşlar, Türkiye’de Devlet daireleri ile resmi ve özel kuruluş ve şahıslara karşı re’sen veya yerli kuruluşlarla birlikte taahhüt ettikleri mühendislik veya mimarlıkla ilgili işlerde, yalnız bu işe münhasır kalmak kaydıyla, Bayındırlık ve İskân Bakanlığının ve Odalar Birliğinin görüşleri alınarak, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca verilen çalışma izni ile yabancı uzman çalıştırabilirler.
MADDE 27. — 6235 sayılı Kanunun 35 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Madde 35. — 34 üncü madde kapsamına girmeyen işlerde yabancı mühendis ve yüksek mühendisler ile mimar ve yüksek mimarlar, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı ile Odalar Birliğinin görüşleri alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca verilen çalışma izni ile çalıştırılabilir.
MADDE 28. — 7.3.1954 tarihli ve 6326 sayılı Petrol Kanununun 119 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Madde 119. — Petrol hakkı sahipleri, Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığının görüşü alınarak, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca verilen izinle yabancı idarî ve meslekî personel ile uzman personel çalıştırabilir.
MADDE 29. — 8.6.1965 tarihli ve 625 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununun 21 inci maddesine dördüncü fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
Bu Kanun kapsamında çalışacak yabancılar, Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun hükümlerine tâbidirler.
MADDE 30. — 25.9.1981 tarihli ve 2527 sayılı Türk Soylu Yabancıların Türkiye’de Meslek ve Sanatlarını Serbestçe Yapabilmelerine, Kamu, Özel Kuruluş veya İşyerlerinde Çalıştırılabilmelerine İlişkin Kanunun 3 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Madde 3. — Türk soylu yabancıların, kanunlarda Türk vatandaşlarının yapabileceği belirtilen meslek, sanat ve işlerde çalışabilme ve çalıştırılabilmeleri için, özel kanunlarda aranan nitelikleri taşımak ve yükümlülükleri yerine getirmek şartıyla, bu Kanun ve Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanuna göre, İçişleri ve Dışişleri Bakanlıkları ile diğer ilgili bakanlık ve kuruluşların görüşleri alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca izin verilir.
MADDE 31. — 12.3.1982 tarihli ve 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanununun 18 inci maddesinin (a) fıkrasının birinci bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Belgeli işletmelerde, Bakanlık ve İçişleri Bakanlığının görüşü alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca verilen izinle yabancı uzman personel ve sanatkârlar çalıştırılabilir.
MADDE 32. — 2634 sayılı Kanunun 26 ncı maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
Birinci fıkra kapsamında faaliyet gösterecek yabancılar, Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun hükümlerine tâbidir.
MADDE 33. — 2.7.1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı (6) sayılı tarifenin başlığı aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Pasaport, vize, ikamet tezkeresi, Dışişleri Bakanlığı tasdik harçları ve yabancılara verilecek çalışma izin belgesi harçları:
MADDE 34. — 492 sayılı Kanuna bağlı (6) sayılı tarifenin sonuna aşağıdaki bölüm eklenmiştir.
IV. - Yabancılara Verilecek Çalışma İzin Belgeleri:
1. Süreli Çalışma İzin Belgesi:
a) 1 yıla kadar (1 yıl dahil) 50 000 000.- TL
b) 3 yıla kadar (3 yıl dahil) 150 000 000.- TL
Süre uzatımları da aynı miktarda harca tabidir.
2. Süresiz Çalışma İzin Belgesi : 250 000 000.- TL
3. Bağımsız Çalışma İzin Belgesi : 500 000 000.- TL
Çalışma izin belgesi harçlarının tespitine, karşılıklılık ilkesi esası göz önünde tutularak Dışişleri Bakanlığı yetkilidir.
YEDİNCİ BÖLÜM
Geçici ve Son Hükümler
Yürürlükten kaldırılan hükümler
MADDE 35. — 11.6.1932 tarihli ve 2007 sayılı Türkiye’deki Türk Vatandaşlarına Tahsis Edilen Sanat ve Hizmetler Hakkında Kanun yürürlükten kaldırılmıştır.
GEÇİCİ MADDE 1. — Bağımlı veya bağımsız olarak çalışan yabancılara, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önceki mevzuat hükümlerine göre verilmiş olan çalışma izinleri, bu Kanun uyarınca Bakanlıkça iptal edilmediği veya hükmünü kaybetmediği müddetçe sürelerinin sonuna kadar geçerlidir.
GEÇİCİ MADDE 2. — Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce kamu kurum ve kuruluşlarının çalışma izni verdiği veya istihdam ettiği yabancılara ait bilgiler izni veren mercilerce, Kanunun yürürlüğe girmesinden itibaren doksan gün içinde Bakanlığa bildirilir.
GEÇİCİ MADDE 3. — Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce çalışma izni başvurusu yapılan ve işlemleri devam eden yabancıların çalışma izinlerini, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önceki yetkili kamu kurum ve kuruluşları verirler ve çalışma izninin veriliş tarihinden itibaren otuz gün içinde gerekli bilgileri Bakanlığa iletirler.
Yürürlük
MADDE 36. — Bu Kanunun 24 üncü maddesi Kanunun yayımı tarihinde, diğer maddeleri ise yayımı tarihinden itibaren altı ay sonra yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE 37. — Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
5/3/2003
İŞ KANUNU VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI
HAKKINDA KANUN
Kanun No. 5763
Kabul Tarihi: 15/5/2008
MADDE 23- 25/6/2003 tarihli ve 4904 sayılı Türkiye İş Kurumu Kanununun 20 nci maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki (f), (g), (h), (ı) ve (j) bentleri eklenmiş ve ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“f) İş arayanlara ve açık işlere ilişkin bilgileri, iş ve işçi bulma faaliyeti dışında başka bir amaçla kullanan bürolara ikibin Yeni Türk Lirası; iş arayanlardan her ne ad altında olursa olsun menfaat temin eden bürolara onbin Yeni Türk Lirası,
g) Yönetmelikte öngörülenler dışında iş arayanlardan ücret alınmasına veya herhangi bir menfaat teminine yönelik sözlü ya da yazılı anlaşmalar, işgücünün sigortasız çalışması veya sendikaya üye olmaması ya da asgari ücretin altında ücret ödenmesi koşullarını taşıyan anlaşmalar, iş arayanın, diğer özel istihdam bürolarından veya Kurumdan hizmet almalarını engelleyen anlaşmalar yapılması halinde ikibin Yeni Türk Lirası,
h) Kurumdan izin belgesi almadan iş ve işçi bulmaya aracılık faaliyetinin bir işyerinde veya 9/6/2004 tarihli ve 5187 sayılı Basın Kanununda yazılı araçlarla ya da radyo, televizyon, video, internet, kablolu yayın veya elektronik bilgi iletişim araçları ve benzer yayın araçlarından biri ile işlenmesi halinde bu fiili gerçekleştiren gerçek veya tüzel kişilere onbin Yeni Türk Lirası; fiilin her bir tekrarında yirmibin Yeni Türk Lirası,
ı) Kurumdan izin belgesi almadan iş ve işçi bulmaya aracılık faaliyeti gösteren kişiler ile Kurumdan izin almadan yurtdışına işçi götürmek isteyen kişilere ait iş ve işçi bulma ilanını, 5187 sayılı Basın Kanununda yazılı araçlarla ya da radyo, televizyon, video, internet, kablolu yayın veya elektronik bilgi iletişim araçları ve benzer yayın araçları ile yayınlayan gerçek ve tüzel kişilere, beşbin Yeni Türk Lirası,
j) 27/2/2003 tarihli ve 4817 sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun gereği çalışma izni almayanlar için aracılık faaliyetinde bulunan gerçek ve tüzel kişilere kişi başına beş bin Yeni Türk Lirası,”
“Birinci fıkranın (a), (b), (c), (f), (g) ve (j) bentlerinde yer alan fiillerin ayrı ayrı veya birlikte üç kez tekrarlanması halinde özel istihdam bürolarına verilen izinler iptal edilir. Kanun hükümlerine göre verilen idarî para cezaları Kurum tarafından genel esaslara göre tahsil edilir.”